
Yeşilçam’a damga vuran ünlü yapımcı Abdurrahman Keskiner, pek çok filmini Osmaniye’de çekerek şehrini bir sinema platosuna dönüştürdü. Osmaniye Kent Müzesi’nde Keskiner kardeşler için özel bir köşe oluşturuldu.
Osmaniye’nin yetiştirdiği usta yapımcı Abdurrahman Keskiner, sinema kariyerine Yılmaz Güney’in menajerliğini yaparak başladı.
Daha sonra kendi yapım şirketini kuran Keskiner, birçok unutulmaz filme imza attı.
Pek çok yapımını ise doğup büyüdüğü Osmaniye’de çekerek şehrini adeta bir Yeşilçam platosuna dönüştürdü.
Kent Müzesi’nde Onlara Ayrı Bir Köşe
Keskiner ve yine kendisi gibi yapımcı olan ağabeyi Arif Keskiner için Osmaniye Kent Müzesi içerisinde özel bir köşe hazırlandı. Bu köşede, kardeşlerin sinemaya katkılarını ve Osmaniye ile olan bağlarını yansıtan eserler sergileniyor.
Yılmaz Güney’le Başlayan Sinema Yolculuğu
Çiftçi bir ailenin çocuğu olan Abdurrahman Keskiner, sinemaya Yılmaz Güney’in menajeri olarak adım attı. 1969 yılında çekilen “Bir Çirkin Adam” filmi ile Antalya Altın Portakal Film Festivali’nden üç ödül kazanarak ilk büyük başarısını yakaladı.
Kısa sürede adını duyuran Keskiner, Adana Altın Koza Film Festivali’ne de damgasını vuran “Umut” filmini çekti.
Film, sansür kuruluna girmeden yarışmaya katıldı ve birçok ödül kazandı. Keskiner, filmi Cannes Film Festivali’ne gizlice götürüp oradan da ödülle döndü.
Tatlıses’i Zirveye Taşıyan Film: Ayağında Kundura
1980’li yıllarda İbrahim Tatlıses’in ünlenmesinde büyük rol oynayan “Ayağında Kundura” filmini de Keskiner çekti.
Film, Tatlıses’i sinema dünyasına taşırken aynı zamanda dönemin en çok konuşulan yapımlarından biri oldu.
Osmaniye’de Çekilen Sayısız Film
Selvi Boylum Al Yazmalım, Çöpçüler Kralı, Muhsin Bey, Namus Borcu ve Kuduz gibi kült filmlerin yapımcılığını üstlenen Keskiner, 1968-1991 yılları arasında 83 filme imza attı.
TRT için Hanımın Çiftliği ve Itri gibi diziler de hazırlayan yapımcı, çoğu yapımını Osmaniye’de çekti.
“Zor şartlarda film çektik ama pişman değilim. Sayısız filme imza attık, birçok ünlüyü Osmaniye’ye getirdik,” diyen Keskiner, geçmişe duyduğu özlemi bugün bile filmlerini izlerken yaşadığını dile getiriyor.
Kalbi Hâlâ Memleketinde
Her ne kadar İstanbul’da yaşamını sürdürüyor olsa da, kalbinin hâlâ Osmaniye’de attığını söyleyen Abdurrahman Keskiner, TV’de karşısına çıkan eski filmlerini izlerken duygusal anlar yaşadığını ifade ediyor.
Kentle olan bağını hiç koparmayan usta yapımcı, Osmaniye'nin doğal ve kültürel dokusunu beyaz perdeye taşıyarak şehrine kalıcı izler bırakmış durumda.
Yorum Yazın