DOLAR32.5968
EURO34.8015
ALTIN2496.1
BIST9433.1
Mustafa Bardak

Mustafa Bardak

Mail: [email protected]

Sıkıntıdan gülme krizine girdi

Dünkü köşemde bir babanın yaşadığı olayları anlatmıştım. Önceki gün okula başlayan çocuğunun, sofrada ekmek olmadığı için evden ayrılarak dışarı çıktığından sözetmiştim.

O gün baba işine gitti, muhasebeye uğrayıp bir miktar avans istediğinde, maaş gününü beklemesi gerektiği yanıtını aldı.

Öğle yemeğinde ekmekler boğazına düğümleniyordu, yemeden masadan kalktı, tabakları bile masada bırakarak işinin başına döndü.

Bir yandan çalışıyor, bir yandan da akşam eve nasıl ekmek götüreceğini düşünüyordu. Kafasının içi karma karışıktı.

Birden gülmeye başladı, yanındaki arkadaşı ne olduğunu anlamadı, bir süre arkadaşları onun bu halini seyrettiler.

Baba çalışırken hep gülüyordu, akşam mesai bitiminde servise binerken bile gülmesine arkadaşları bir anlam veremediler.

Çarşıda servisten inip caddede yürümeye başladı. Bir fırının camında, “Askıda ekmek” yazıyordu. Fırına doğru yöneldi, sıraya girdi beklemeye başladı.

Yanında kimsenin olmayacağı bir anı bekliyordu anlaşılan.

Sırada kimse kalmayınca ekmek satan fırıncıya başını uzatarak; “Askıda ekmeğiniz var mı abi!?”diye sordu. Fırıncı poşete iki ekmek koyarak verdi.

Baba elindeki ekmek poşeti ile caddede yürürken ayakları yere değmiyorcasına evine gitmeye başladı.

Eve geldiğinde ekmek poşetini eşine verdi, eşi sevinmişti ekmekleri görünce. Sonra çocuğa yaklaştı baba; “Oğlum nasıl geçti okulunun ilk günü?”diye sorduğunda bir yanıt alamadı.

Çocuk bir kağıt çıkarıp babasına uzattı, okumaya başladı; “Ailede kaç kişi var, ailenin aylık geliri yetiyor mu, ailede kimler çalışıyor, kaç kardeşsiniz, anne-baba ayrı mı beraber mi, boş zamanlarınızı nasıl değerlendiriyorsunuz?” Gibi soruların yanıtlanması isteniyordu.

Baba soruları yanıtlarken, aylık gelir kısmına, “Açlık sınırının altında” diye yazdı. Çocuk itiraz etti, “Baba gelirin yetip yetmediğini soruyor, nasıl yanıt bu”dedi.

Baba gülmeye başladı, “Evladım, hükümet yanlısı Memur-Sen’in açıklamalarında bile benim aldığım maaşın üzerinde bir rakam açlık sınırı olarak gösteriliyor, ne yazsaydım ya!?”dedi ve gülmeyi sürdürdü.

Çocuk bir kağıt daha çıkardı, defter ve diğer kırtasiyelerin listesi yanında, tanesi 40-50 liradan satılan test kitapları ile yayınevlerinin isimleri yazıyordu.

Baba gülmeye başladı, çocuk ve anne babanın sürekli gülmelerine bir anlam verememişlerdi. Kredi çekip çekmediğini veya muhasebeden avans alıp almadığı yönünde düşünmeye başladılar.

Sofra kuruldu, iki ekmek dilimlendi ama baba yemek yemiyordu. Anne ile çocuk babanın bu hali karşısında onların da boğazından geçmiyordu.

Çocuk babasına dönerek; “Baba benim defter, test kitapları, pantolon, ayakkabı, lagos ve çantamı ne zaman almayı düşünüyorsun?”diye sordu.

Baba gülmeye başladı, çocuk baktı, anne baktı. Babanın hali hiç iyi görünmüyordu.

Dün sabah çocuk okula giderken babasından harçlık bekledi, sofrada akşamdan kalan çeyrek ekmek, bir bardak çay ile birkaç zeytinle kahvaltı yaptıktan sonra okuluna gitti. Baba kahvaltı bile yapmıyor, sürekli gülüyordu.

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar