DOLAR32.3298
EURO35.0714
ALTIN2297.8
BIST9018.3
Mustafa Bardak

Mustafa Bardak

Mail: [email protected]

Havalar ısınacak

Dünya ısısının her geçen yıl artacağı, bununla birlikte  ölümlerin çoğalacağı, gıda ürünlerinin ise azalacağı yönünde araştırmalar yayınlanmaya başlandı.

BM tarafından yayınlanan ve Türkiye’yi de ilgilendiren yeni iklim raporuna göre gelecek 10-15 yıla kadar  sıcaklıklar üzerinde korkunç tablonun ortaya çıkacağından sözediliyor.

Dünya sıcaklığının  2 derece artacağı yönündeki araştırmalara göre, iklim değişiklikleri neticesinde Türkiye olarak en çok  Anadolu toprakları üzerindeki Akdeniz bölgesinden kaygılanıyor.

Sıcakların artması ile birlikte yağışların yüzde 40 oranında  düşebileceği hesaplanırken, tarımsal alanda ise  üretimin düşmesi ve gıda sorunu yaşanabileceği  belirtiliyor.

Sıcakların artması ile birlikte kronik hastalıkların artması ölümlerin de artmasını getireceğinden, yine farklı olumsuz olayların beklendiği kaydediliyor.

Havca sıcaklarının artması ile birlikte doğanın dengesinde oluşabilecek bozulmalar, elbette insanların yeryüzündeki farklı çalışmalarının neticesinden dolayı olacağı olasılıklarını düşünmek zorundayız.

Ormanlık alanların korunması, artırılması ile birlikte oksijen kaynaklarımıza sahip çıkabildiğimiz gibi, hava sıcaklıkları ile de biraz da olsa önlemler alabileceğimizi düşünüyorum.

Bu konuda uzmanlar elbette çalışmalarına yoğunluk veriyordur. Hava sıcaklarının her geçen yıl artacak olması ile ilgili bilimsel araştırmaların yapılması ve gelecek yıllara dönük alınacak önlemlere zaman geçirmeden başlanılacağını umut ediyorum.

Gıda üretimindeki azalmanın önemine vurgu yapmak istiyorum. Türkiye’de tarım politikasının sağlıklı olmadığını düşündüğümüzde, üretimde zaten son yıllarda düşüş yaşanmaktadır.

Özellikle tarım ürünlerinin yabancı ülkelerden alınması, ithal edilen tohumların sadece bir sezonluk ekilmesi olayları ile birlikte üreticilerin yeterince ürünlerinin para etmemesi gibi tarım politikalarındaki hataları da aklımıza getirdiğimizde, Anadolu’nun bereketli  topraklarının günün birinde verimsiz hale geldiğini düşünmek bile istemiyorum.

Olası verimsizleşen topraklarımızda yeterli ürün alınamadığı zaman, dış ülkelerden getirilecek olan gıda ürünlerine ekonomik olarak halkımız ne kadar dayanabilecek?

Son yıllarda tartışılan “saman ithal edilmesi” olayı karşısında üreticilerimizin yaralarına sanki tuz basılıyor gibi oluyor.

Sadece Konya ovasındaki ekinlerden oluşacak samanın Türkiye’ye yetebileceğini düşündüğümüzde, tahıl ambarı Türkiye’nin dışarıdan saman almasındaki tarım politikasının ne kadar hatalı olduğu ortaya çıkmaktadır.

Sadece saman mı, sebze ve meyvelerin tohumlarının İsrail’den alındığı haberlerine çiftçilerimiz üzülüyorlar. Mevsiminde ekilen ürünler tarladan hasat edilmesinin ardından bir sonraki yıl için belli kiloda tohum bırakılırdı.

Şimdi ise hasat sonundaki ürünün tohumunu bir sonraki yılda toprakta buluşturamıyorsunuz, çünkü sezonluk tohumları üreticilerimiz alıyorlar.

Dünya ısınıyor  canlar etkileniyor, bir de susuzluğun başgöstermesi ile geleceğimiz için sağlıklı düşünmek zorundayız.

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar