DOLAR41.9963
EURO48.9287
ALTIN5508.9
BIST10.942
İlyas SABANCI

İlyas SABANCI

Mail: [email protected]

Halk Ekmek Sözü Neden Hâlâ Yerine Getirilmedi?

Beş dakika görmesem…
Ekmek zamlanıyor.

Osmaniye Belediye Başkanı İbrahim Çenet fırına giriyor.
Gülüyor.
Espri yapıyor.
“Ben fırın açacağım. 10 liradan satacağım” diyor.

Sosyal medyada paylaşıyor.
Altına yorumlar yağıyor.
Ama ekmek…
15 lira.

Toprakkale’de belediye fırını var.
Orada ekmek hâlâ 10 lira.
Aynı buğday.
Aynı un.
Aynı maya.
Aynı işçilik.

Fark 5 lira.
Ama bu sadece rakam değil.
Yönetim anlayışının aynası.

12 Şubat 2025.
Osmaniye Esnaf ve Sanatkârlar Odası Başkanı Murat Yalçın kameraların karşısına geçiyor.
Elinde faturalar.
Masanın üzerinde un fişleri.
Maya fiyat listesi.

Diyor ki:
“Geçen yaz un torbası 600 liraydı. Şimdi 700 lira.”
“Maya fiyatı yedi ayda yüzde yetmiş arttı.”
“Elektrik, SGK, kira, akaryakıt… Hepsi yukarı tırmandı.”

Ve sonra dönüyor Başkan Çenet’e sesleniyor:
“Madem halkı düşünüyorsunuz… Suya, tabelaya, emlak vergisine, ruhsat harcına yaptığınız yüzde 300–700 zamları da geri alın.”

Aradan yedi ay geçti.
Bugün Osmaniye’de ekmek 15 lira.
Murat Yalçın’ın Şubat’taki sözleri aynen çıktı.

Ama Başkan Çenet?
Suskun.
Sosyal medyası bile sessiz.
Sanki hiç “Halk Ekmek” dememiş gibi.

Evet…
Halk Ekmek.

Seçim kampanyasında böyle bir vaat yoktu.
Ama ilk ekmek zammının ardından, tam da Şubat tartışmaları sürerken çıktı bu söz.
“Kuracağız” dedi.
Ama…
Ne temel atıldı.
Ne proje açıklandı.
Ne de bir çivi çakıldı.

Asgari ücret 22 bin lira.
Bir ailenin günde 6 ekmek yediğini düşünelim.

6 ekmek x 15 lira = 90 lira.
Aylık 2.700 lira.

Sadece ekmek için.
Asgari ücretlinin maaşının yüzde 12’si.

Toprakkale’de ise 1.800 lira.
Sırf ilçe değiştirerek ayda 900 lira tasarruf.
Yani Osmaniye’de yaşamak, Toprakkale’de yaşamaktan 900 lira daha pahalı.
Sadece ekmek yüzünden.

Başkan Çenet diyor ki…
“Yetkilerimizi kullanmaktan çekinmeyiz.”

Ama halk soruyor:
“Nerede bu yetki?”
“Nerede Halk Ekmek?”
“Neden 12 Şubat’tan beri sessizlik?”

Bir yılda üç zam.
Un, maya, elektrik, kira…
Hepsi artıyor.

Ama vatandaşın maaşı artmıyor.
Vatandaşın alım gücü düşüyor.
Ekmek küçülüyor.
Cüzdan küçülüyor.
Sözler büyüyor.

Çenet’in “fırın açarım” çıkışı var.
Ama açılan fırın yok.
Çenet’in “10 liradan satacağım” sözü var.
Ama satılan ekmek yok.
Çenet’in “millet için söylüyoruz” notu var.
Ama milletin cebinde para yok.

Bir şehirde ekmeğin fiyatı, aslında adaletin fiyatıdır.
Suya yapılan zam…
Tabelaya yapılan zam…
Vergiye yapılan zam…
Hepsi vatandaşı boğuyor.

Fırıncı “girdi maliyeti” diyor.
Belediye “yetki” diyor.
Vatandaş “geçim” diyor.

Ama gerçek şu:
22 bin liralık maaşla sadece ekmeğe 2.700 lira vermek…
Adalet değil.

Osmaniye’de mesele 15 liralık ekmek değil.
Mesele…
Verilen sözlerin tutulmaması.
Mesele…
Halkın sırtına yüklenen zamların görmezden gelinmesi.
Mesele…
Fırıncıyla belediye arasındaki kavganın faturasının vatandaşa kesilmesi.

Ekmek…
Bu ülkenin kutsalı.
Soframızın bereketi.
Anne duası.
Baba alın teri.

Ama Osmaniye’de ekmek, artık sadece ekmek değil.
Yönetim anlayışının göstergesi.
Vatandaşın adalet terazisi.

Bugün Osmaniye’de vatandaş soruyor:
“Başkan, fırın açacak mı?”
“Başkan, Halk Ekmek’i kuracak mı?”
“Başkan, sözünü tutacak mı?”

Ama cevabı kimse bilmiyor.
Çünkü Başkan susuyor.
Çünkü projeler ortada yok.
Çünkü sözler hamur halinde bekliyor.

Osmaniye’de 15 liralık ekmek sadece karnı değil, vicdanı da doyurmuyor.
Vatandaş…
Fırında pişen ekmeği değil…
Siyasette pişen sözü görmek istiyor.

Başkan Çenet…
Artık ya fırını açacak…
Ya da sözünü unutturacak.

Ama unutmayalım:
Ekmek unutmaz.
Halk unutmaz.
Tarih hiç unutmaz.

“HAYDİ BAŞKAN… SHOWLARIN FİNALİNİ YAP DA, HALK EKMEĞİ MİLLETE GÖSTER.”

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar