DOLAR32.5986
EURO35.0574
ALTIN2429.0
BIST9722.0
Mustafa Bardak

Mustafa Bardak

Mail: [email protected]

Benzetilmeyi kabullenmem

Bir insanın yaşantısı içerisinde belli bir sıfatla çalışıyor veya hizmet veriyor olabilir. Yaptığı hizmetler ya da etkinliklerden dolayı birileri çıkıp ta, o kişiyi birilerine benzettiğinde, kişinin kendisinin bir başkasına benzetilmesine karşı çıktığı zaman öz kimliğinde taşıdığını gösterir.

Hal ve hareketleri, duygu  ve düşünceleriyle birileri gibi davranış gösteriyor olabilirsiniz. Bu demek değildir ki, benzetildiğiniz kişi ile yaradılışta kan bağınızın olduğunu göstermemeli. Sevgi veya saygı duyabilir veya onun gibi düşünebilirsiniz ama, birileri sizi başkalarına benzettiğinde bu görüşe tepki göstermediğiniz zaman, burada sizin kendi kimliğinize kavuşmamış olabileceği akla gelebilir.

Görüş ve düşünceler söylenildiği anda olumlu veya olumsuz tepkiler görebilmesi doğaldır. Ancak, gösterilen tepkilerin oluş biçimlerini araştırmak gerekiyor.

Kentteki bulvarın ortasındaki refüjdeki çimlerin üzerinde namaz kılmaya çalışan birinin, bulvarın her iki yönünden geçen taşıt sürücüleri ile yolcular tarafından izlendiğini düşünün. Bu insanın kıldığı namazı çevredekilere gösterme amaçlı olduğu akla gelir.

İbadetin alenen yapılması “gösteriş”, gizli olarak yapılması ise “Allah ile kul arasında” olan güzellik olarak tanımlanır.

Kendim üzerinden örnek vermem gerekirse, mesleğimde kimseye özenmeden çalışmaya başladım ve çalışıyorum. Yazdığım haber veya köşe yazımda anlattıklarımla başka meslektaşlarıma benzetenler olsa da hiçbir zaman kabullenmediğim gibi, “Beni benim gibi görmelisiniz!”demişimdir.

Çünkü hiç kimse, bir başkasına tam olarak benzemez, belki bazı hareketleri ile düşüncelerinde benzerlik olsa da, bu o kişinin onun gibi olduğunu göstermez.

Birilerinin bir başkasını benzetilmesi konusunda görüş belirtilebilir. Bu benzetmenin içeriği, özünde anlatılmak istenilenin ne anlamda söylendiği ve neticenin nereye doğru ilerlediğini düşünmek gerekir.

Bu günlerde, İstanbul Büyük Şehir Belediye başkanı Ekrem İmamoğlu’nun, Fatih Sultan Mehmet’e benzetilmesi ile ilgili İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in sözleri AKP Genel Başkanı ve partili Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından eleştiriliyor. Bu tepki ile de kalınmayarak; “Zulüm 1453’de başladı”diye duvarlarımıza yazı yazanlarla aynı yolda yürüyorsun!”diye açıklama yapıldı.

AKP Genel Başkanı Erdoğan’ın duvarlara yazıldığını söylediği sözleri, kim veya kimlerin yazdığını araştırıp bulma görevi, İçişleri Bakanlığına bağlı emniyet personelinindir. Bu konuda yapılan bir araştırma, inceleme veya soruşturma olup olmadığı biliniyor mu?

Konu buraya gelmişken, bazı isimlerin  AKP Genel Başkanı Erdoğan için söyledikleri sözleri anımsatmak gerekirse, “Peygamber” benzetmesi  ve benzeri sözler karşısında,  AKP Genel Başkanı Erdoğan, “Hayır benim için böyle benzetme yapmayın!”diye bir açıklama yaptı mı?

Ortaokuldaki Türkçe öğretmenim;  “Kişi, kendisini  başkalarına benzetilmesi karşısında,  kullanılan sözlerin etkisinde kalması ile birlikte böbürlenerek yürümeye başlar, aklındaki melekeler beden diline vurması ile birlikte nerede nasıl konuşacağını şaşırdığı gibi, kendi fikirlerini de kaydetmeye başlar. Çünkü kendisi olmaktan çıkıp, hayallerindeki insan gibi yaşamak onun için en ideal sıfat gibidir” diye konuşurdu.

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar